Koleksiyon ve Proje Hakkında
Rauf Yekta Bey (26 Mart 1871-8 Ocak 1935) Türk Müzikolojisinin kurucusu ve öncü ismidir. Türk Musikisinin uluslararası ilk temsiliyeti, Paris Konservatuar dekanı Lavignac’ın talebi üzerine, Rauf Yekta Bey’in La Musique’de “Türk Musikisi” hakkında yazdığı makalesi ile sağlanmıştır. İlk müzik kurumumuz Dârülelhân’da başlangıçta öğretici kimliğiyle yer almış daha sonra 1926 yılında Türk Musikisi Bölümünün kapatılması üzerine Tespit ve Tasnif Heyetinde bulunmuştur. Ayrıca bu heyet içerisindeyken, Dârülehân’da Türk halk müziği derleme gezilerine katılarak önemli derlemeler yapmıştır. Müziğimizin önde gelen bestecileri; Hoca Zekai Dede Efendi, Hoca Abdülkâdir-i Merâgî ve Dede Efendi biyografilerini hazırlayıp Esâtiz-i Elhân adlı kitabında toplamıştır. Bir diğer uluslararası temsilciliği ise Mesut Cemil Bey’le gittikleri Kahire Arap Müziği Kongresidir. Rauf Yekta Bey burada Türk Musiki hakkında görüşlerini bildirmiştir. İkdam, Şehbal gibi pek çok dergide yazılar kaleme almıştır. Bunların yanı sıra besteci ve icracı kimliğiyle de tanınır. Bir de vefatından sonra ardında bıraktığı, yıllardır üzerinde konuşulan, ilgi ve kısmen bilgi sahibi olduğumuz ama göremediğimiz, kulaktan kulağa dolaşarak efsanevi bir hal alan koleksiyonu ile anılmıştır. İçerisinde, dünyada başka nüshası olmayan el yazmaları, nota defterleri, nadir basma kitaplar, belgeler ve fotoğraflar yer almaktadır. Bunların çok azını yayınlamak üzere pek çok çalışma yapmış ve hatta bazılarını evinde matbaa kurup yayınlamaya çabalamıştır. Ne yazık ki bunları kısmen yayınlayabilmiştir. Yaşadığı dönem içerisinde hem Türk Musikisi hem de Rauf Yekta Bey’in bu kıymetli çalışmaları himaye edilememiş ve şahsi teşebbüsler olarak kalmıştır. Bu değerli çalışmalar, vefatından bu yana seksen iki yıl kütüphanesinde ilgiye muhtaç kalmıştır. Aile ilk defa koleksiyonun tanıtımı için izin vermektedir. Bu tarihi fırsat gerek Türk ve gerekse dünya müzikolojisi adına büyük bir adım olacaktır.